Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) Nedenleri ve Tedavisi

okb tedavi

Obsesif kompulsif bozukluk, genellikle ergenlik döneminde ve 20-30’lu yaşlarda başlar, ancak okul öncesi çocuklar da dahil olmak üzere her yaşta görülebilir. Erkeklerde daha erken yaşta başlamasına rağmen, genel olarak kadınlarda daha yaygındır.

Obsesif kompulsif bozukluğun etiyolojisi (nedenleri) tam olarak bilinmemekle birlikte, varsayımlar vurgulanmaktadır. Biyolojik ve çevresel faktörlerin hastalığın gelişiminde önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir.

Obsesif Kompulsif Bozukluk Nedenleri

1. Genetik Nedenler

Obsesif kompulsif bozukluğu olan hastaların ebeveynlerinde ve diğer birinci derece akrabalarında ortaya çıkması, bozukluğun genetik olabileceğini düşündürmektedir. Serotonin dengesizliğinin ebeveynden çocuğa geçtiği de bilinmektedir. OKB olan 16 çocuk ve ergeni inceleyerek, babaların %15’i ve annelerin %9’unda OKB vardı ve buna ek olarak anne ve babaların %13’ünde subklinik (belirti göstermemiş) OKB vardı. Obsesif kişilik özellikleri babaların %20’sinde ve annelerin %2’sinde bulunmuştur. OKB’de ikizler çalışması, monozigotik ikizlerde %75 ve dizygotik ikizlerde %47 bulunmuştur. İkiz çalışmaları sonucunda genetik bir faktör olduğunu söylemek mümkündür.

2. Serotonin Dengesizliği

Serotonin adı verilen nörotransmitter seviyesindeki dengesizlik ile OKB gelişimi arasında bir bağlantı vardır. Ek olarak, beynin belirli bölgeleri OKB’ye yol açan serotonin dengesizliğinden etkilenir. Bu problem, beynin sağduyu ve planlama ile ilgili alanları ve bedensel hareketleri içeren mesajları filtreleyen bölgelerine bağlı beyin yolaklarıyla ilişkili gibi görünmektedir.

3. Çocukluk Travmaları

Çocukluk çağında cinsel istismar ve şiddet gibi travmalara maruz kalmanın OKB gelişiminde önemli bir rol oynadığı gözlenmiştir. Sevilen birinin ölümü, hayat şartlarında değişiklikler gibi çevresel strese neden olan bazı faktörler de OKB’yi tetikleyebilir.

4. Kişilik Özellikleri

Titiz, mükemmeliyetçi, kuralcı insanların OKB’ye eğilimi olduğu düşünülmektedir. Premorbid obsesif özellikler (hastalık gelişiminden önce olan) OKB hastalarının %15-45’inde bulunmuştur. Ancak, kişilik özellikleri OKB’nin gelişimi için gerekli veya yeterli değildir.

Obsesif Kompulsif Bozukluğun Tedavi Yöntemleri

OKB’de tedavi uygulanmazsa, bireyin sosyal yaşamında, okul yaşamında ve aile yaşamında önemli sorunlara yol açabilecek bir hastalık olarak görülebilir. Bireyde obsesif düşünceler veya kompulsif davranışlar görülebilir. Ancak, bu düşünce ve davranışların OKB olması için, birey üzerinde stres yaratması, işlevlerini önlemesi ve bu düşünce ve davranışları sık sık tekrarlaması gerekir. Farmakolojik terapi ve Bilişsel Davranışçı Terapinin OKB üzerinde etkili olduğu bilinmektedir. Bununla birlikte, farmakolojik tedavinin süresi, ilaç kullanım süresine eşittir. Bilişsel Davranışçı Terapinin OKB’de daha etkili bir yöntem olduğunu söyleyebiliriz.

1. Bilişsel Davranışçı Terapi

Bilişsel-davranışçı terapiler, insanların günlük yaşamlarında baş edemedikleri sorunlarla karşılaştıklarında öğrenme kurallarını uygulayarak onlara yardımcı olabilecek bir tedavi yöntemidir.
Davranışçı terapi, tüm davranışlarımız altında gözlemlerimiz ve öğrendiğimiz davranışlar olduğunu öne sürmektedir.

Davranışçı terapi ve bilişsel terapinin entegrasyonu, terapistlerin insanların korku, arzu ve algılarının ne olduğunu daha iyi anlamalarına yardımcı olmuştur. Bilişsel-davranışçı terapi öncelikle bireyin problemini ve birey üzerindeki etkisini tanımlamayı amaçlamaktadır. Kaygıyı azaltmak için bireyin sürekli tekrarladığı düşünce ve davranış bozukluklarının bir listesini oluşturur. Kaygı azalana kadar bireyi uygun koşullarda kaygılarıyla karşı karşıya getirmeye devam edilir. Bireye takıntılar ve zorlamalarla nasıl yüzleşeceğini ve başa çıkacağını öğretir. Çocuklara, ergenlere, yetişkinlere ve yaşlılara uygulanabilen bir tedavi yöntemidir. Terapi, insanların memnuniyet düzeyini artırmayı ve sorunlara odaklanarak istenmeyen davranışları azaltmayı amaçlamaktadır.

2. İlaç Tedavisi

Antidepresanlar obsesif kompulsif ve ilgili bozukluklarda en sık kullanılan ilaçlardır. Aslında, depresyon tedavisi için geliştirilmiş olmalarına rağmen, OKB tedavisinde de etkili olmuşlardır. Obsesif kompulsif bozukluğu (OKB) olan hastalarda ilaç tedavisi yöntemi son yıllarda gelişmesine rağmen, tedaviye yanıt oranı% 50-70’dir. Klomipramin OKB tedavisinde onaylanan ilk reçeteli ilaçtır. OKB tedavisinde etkili ilaçların olduğu gözlenmiştir. OKB’de direnç, yeterli dozlara ve düzenli kullanım süresine rağmen tedaviye yanıt verememe olarak tanımlanır. Direncin farklı nedenleri olabilir. Örneğin, yanlış tanı, geç tedavi, uyumsuzluk ve sosyal fobi gibi nedenler olabilir.

Us Psikoloji’yi Instagram‘dan da takip edebilirsiniz.

Give a Comment